BİR ÖMÜR İÇİNDEKİ SINIRLI ALANI BOYAMA BECERİSİ
Psikolog, Aile Danışmanı ve ABA Terapisti Amine Nadide ERGÜN: “Eğitimin pek çok alanında, çocuğun özel olması gerekmeksizin ‘sınır tanıma ve koruma’ noktasında beceri kazandırmayı hedefleriz. Her yaş grubunda, zamana ve mekana göre değişkenlik gösteren sınırlara uyumun işlevsel bir şekilde sağlanması, kazandırmaya çalıştığımız asıl beceridir.”
Çocuklarımızın sınırlı alanda verilen komutlara uygun davranması, verilen sınırların farkında olması ve sınırlı alanı taşırmadan boyaması da bunlardan biridir. Verilen ‘beş santim çapındaki şeklin içini boyama’ yönergeleri literatürde değil belki ama pratikte toplu taşıma yolculuğundan, market sırasına kadar tanınması gereken sınırların, çocuğa kendi yaşına uygun şekilde entegre edilmesine yönelik bir çalışmadır.
İnsan sosyal bir canlıdır. Bu nedenle diğer bireylerle işlevsel ortaklıklar kurabilmelidir. Bunun için dengeye ihtiyacı vardır. Dengenin iki ayrı ucu ve bir de ağırlık merkezi vardır. Hayatımızın içinde bu iki ucu ve denge merkezini bulmak pek kolay olmayabilir. Ancak bir merkezin var olduğu bilinciyle yetiştirildiğimizde her olgunun iki ucu olduğunu kavramayı öğreniriz. Bu da bir bağlamda sınırları bilmektir.
Sınırlar aynı zamanda “istediğini” yapmanın önündeki engeldir. Bu nedenle hemen hemen herkes ömründe en az bir kere sınırları aşmaya çalışmıştır. Bu noktada yetersiz kalmak, sınırlara takılmak, işlevsel bir mücadele gösterememek her birimizin zaman zaman yaşadığı sorunlardan biridir. Bu sorunlarla nasıl mücadele edeceğimize dair bazen rehberliğe, bazen de modele ihtiyaç duyarız.
Her noktada rehberliğe ihtiyaç duyduğumuzun net bir şekilde farkında olamayabilir, “Bu konuda yardıma ihtiyacım var,” diyemeyebiliriz. Bu noktada özel eğitimde en çok önemsediğimiz noktalardan biri de çocuğun rehber eşliğinde öğrenmesinin yanı sıra modelleme yapabiliyor olması, taklit yoluyla da öğrenim kazanabilmesidir.
Yaşantısal bir becerinin kazanıldığından emin olmak için defalarca farklı mekan ve zamanlarda farklı koşullarla birlikte deneme alırız. Bu nedenle önce etrafı çizgilerle çerçevelenmiş A4 kağıdı içinde başlar, görseller içinde taşırmadan boyamaya kadar sistematik ve hiyerarşik bir öğrenim planı tasarlarız. Bu yolculukta her kalemin aynı rengi boyamadığı gibi, her çocuk da aynı şekilde boyamaz sayfaları. Gelişim biriciktir. Tıpkı dalda açan her çiçeğin aynı olmaması, düşen her kar tanesinin birbirinden farklı olması gibi.
Bu noktada ailelerin ve eğitimcilerin unutmaması gereken en önemli nokta, farklı farklı düşen kar taneciklerinin sabırla birikerek kocaman kardan adamlar yapacak kıvama gelecek kadar olmasını bilmektir. Elbet tomurcuklar çiçeğe dönüşecek.