YABANCI ÖĞRENCİLERLE İNGİLİZCE ABA TERAPİ

Yabancı öğrencilerle ABA (Applied Behavior Analysis) terapi yaparken, farklı kültürel bağlamların etkisi ve dil bariyeri gibi zorluklarla karşılaşmak kaçınılmazdır. Terapi sürecinde göz önünde bulundurulması gereken önemli faktörlere gelin bir göz atalım.

İngilizce terapi sürecinde dikkat ettiğim hususlardan biri, öğrencilerin tek düze konuşmamaları ve verdiği tepkilerin yaşadığı duygularla uygun olmasını sağlamaktır. Unutmamak gerekir ki, her çocuk farklıdır ve terapi yaklaşımımızı onların özel ihtiyaçlarına göre uyarlamalıyız. Dilin, kültür ile bağlantısını göz önünde bulundurulacak olursak, vurgu ve tonlamalarımızın farklılığı ve o dile özgü unsurları içermesi, dikkat edilecek bir başka husus oluyor. Dahası, ailenin kültürünü anlamak ve saygı göstermek önem arz eder bir hale geliyor. Terapi sürecinde, bu kültürel unsurları öğrenim aşamasında kullanarak ailelerle daha etkili iletişim kurabiliriz. Olası iletişim problemlerinin de önüne geçebilir, aileye destek sağlayabiliriz. Aileler, genellikle başka bir ülkede bulunmanın getirdiği zorluklarla karşılaşırlar. Bu, öğrencinin eğitimine dolaylı olarak etki edebilir. Ailelere “aile eğitimi” adı altında destek sunarak, öğrencinin sınıfta öğrendiği becerileri günlük yaşamlarına uygulamalarında yardımcı olabiliriz. Öğretilen becerilerin sınıf sınırlarını aşması ve ailenin yaşantısına dahil olması, hedeflerimiz arasında olmalı. Aksi takdirde öğrenci, terapisti ile güzel bir iletişim kurabiliyor olsa bile, okul dışındaki sosyal hayatta problemlere yol açabilir. Bu da dil bariyerinin karşımıza çıkmasına sebep olur.

Dil bariyeri, sosyal hayat bazında, örneğin markete, eczaneye ya da doktora gidildiğinde önemli bir engel olarak karşımıza çıkar. Öğrencilerin sadece terapistleriyle iletişim kurmalarını önlemek için okul içinde İngilizce bilen diğer kişilerle etkileşimde bulunmalarını teşvik etmek önemlidir. Eğer bu mümkün değilse, sözel olmayan etkileşim yollarını kullanarak dil bariyerini aşabiliriz. İp atlama, basketbol ve diğer oyunları kullanarak terapiste olan bağımlılığı azaltabiliriz. Eğer şartlar uygun değilse, bir takım ön hazırlıklar yapabiliriz.

Öğrencinin iletişimine katkıda bulunurken, dil farklılığından dolayı oluşabilecek engellere hazırlıklı olmak önemlidir. Diğer kişilerle yapılacak çalışmalar için o kişilere önceden bilgi vermek, öğrenciye eğitim verilen dile ait bazı kalıpları diğerler kişilere tanıtmak, eğitim sürecini olumlu yönde etkileyecektir.

Bir başka hazırlık gerektiren unsur ise, öğrencilerin keyif aldığı aktiviteleri terapinin bir parçası haline getirmek, onların motivasyonunu artırabilir. Sosyal hikayeleri çevirmek, videolara İngilizce altyazı eklemek ve sevdikleri Türkçe şarkıları İngilizceye çevirip üzerinde konuşmak gibi yöntemler kullanılabilir. Bu uygulamaları gerçekleştirebilmek için terapistler olarak, kendimizi geliştirmemiz gerekiyor.

Gelişimi Sağlamanın Eğlenceli Yolları Var

İzlediğimiz videoları, okuduğumuz makaleleri, kitapları ve diğer kaynakları seçerken İngilizce olmalarına gayret edebiliriz. Aile ile iletişime geçerken, konuşma akıcılığı ve doğru bilgi aktarımı konularında ise İngilizce’yi native olarak konuşan kişilerden yardım almak en doğrusu olacaktır. Hayatımıza ve gündelik konulara dair İngilizce konuşabileceğimiz birileri olması biz terapistlerin yararına olacaktır.