GERÇEKTEN ÇOCUKLARIMIZIN SEÇİMİ Mİ, YOKSA SEÇENEKSİZLİĞİ Mİ?
“Çocuğunuz bir soruya takılıp, size tekrar tekrar aynı soruyu mu yöneltiyor? Yanıt verdiğiniz halde bunu yapmaya devam mı ediyor? Bu yazıyı okumanızda fayda var,” diyen MS, BCBA, EI (ABA Uzmanı) Nicky Nükte Altıkulaç yazdı.
Gittiğim bazı okul gözlemlerinde bir kenarda oturmuş, elinde bağcık sallayan ya da elleriyle oynayan, ortamdaki aktivitelere katılmayan bir çocuk gördüğümde öğretmene, çocuğun niye orada bir köşede oturduğunu sormadan edemiyorum.
Bunun için %80 aldığım cevap ise çocuğun kendi seçimi olduğu. Sınıftaki aktivitelere katılmak istemediği yönünde…
O zaman öğretmene buna nasıl karar verdiğini sormadan edemiyorum. Çünkü bana göre bir çocuğun / bireyin seçim yapabilmesi için önce seçeneklerinin neler olduğu konusunda bilgilendirilmesi gerekir. Seçeneklerinin neler olmadığını bilmeyen bir çocuk / birey nasıl seçim yapabilir ki?
Seçeneklerinin olabilmesi için kendini oyalayabilecek / eğlendirecek bir aktivite repertuarının zengin olması ve ortamdaki aktivitelere katılma olasılığını arttıracak alt becerilere sahip olması gerekir diye düşünüyorum.
Repertuarınızda sadece bir beceri ya da bir aktivite varsa yapmayı bildiğiniz, her seferinde aynı şeyi yapmak da bir seçim olmaz, değil mi? Dolayısıyla çocuklarımızın kendilerini oyalayabilecek, eğlendirecek aktivite repertuarını zenginleştirmek amacıyla onlara yaşına uygun aktiviteleri öğretmeliyiz ki, yapıp yapmamak gerçekten onların seçimi olsun, seçeneksizliği değil…